Birbirini Tamamlayan İki Proje:
“Mapping Gender in the Near East” Çalıştayı ve K24 Dosyası

Gülşah Torunoğlu

Yakın Doğu genelinde, Türkiye özelinde kadın, toplumsal cinsiyet ve cinsellik çalışmalarının ilerlemesine katkıda bulunmaya yönelik birbirini tamamlar nitelikte tasarladığım iki projeden bahsetmek istiyorum: “Mapping Gender in the Near East” çalıştayı ve K24 Dosyası.

2020 Aralık ayında Orient-Institut İstanbul (OII) ve Sabancı Üniversitesi Toplumsal Cinsiyet ve Kadın Çalışmaları Merkezi (SU Gender) ortaklığında, Koç Üniversitesi Anadolu Medeniyetleri Araştırma Merkezi (ANAMED) ve İstanbul İsveç Araştırma Enstitüsü (SRII) iş birliğinde Yakın Doğu’da kadın, toplumsal cinsiyet ve cinsellik çalışmalarının bir saha taraması niteliğinde uluslararası ve disiplinlerarası bir çalıştay düzenledik: Mapping Gender in the Near East: What’s New and What’s Ahead in Ottoman and Turkish Women’s, Gender, and Sexuality Studies. İki gün süren, dokuz ülkeden otuz üç panelistin katıldığı etkinliği İstanbul Politikalar Merkezi Sabancı Üniversitesi Stiftung Mercator Girişimi (IPC Mercator) destekledi. Zoom dijital platformu üzerinden düzenlediğimiz bu etkinlik ile yaklaşık altı yüz elli dinleyiciye ulaştık.

Osmanlı dünyası ve Türkiye bağlamında kadın, cinsiyet ve cinsellik konularına farklı coğrafyalarda, farklı disiplinlerden katkıda bulunan akademisyenler arasında pandemi sürecinde daha da derinleşen bir iletişim kopukluğu var. Çoğu zaman birbirimizden uzak ama birbirimizin desteğine muhtaç, kendi köşelerimizde çalışıp üretmeye, alana katkıda bulunmaya devam ediyoruz. Bu coğrafi yalnızlaşma önce disiplinlere, sonra disiplinler özelinde coğrafi, teorik, yöntemsel ve tematik alt bölünmelerle ayrıştıkça daha da keskinleşiyor. Halbuki tarihsel, sosyal ve siyasi bağları bu kadar girift bir coğrafyada tam tersine daha bütünleştirici, karşılaştırmalı, geçişken çalışma ekolleri oluşturmaya ve bu ekollerin devamlılığını sağlamak için de ortak platformlarda daha sık bir araya gelmeye ihtiyacımız var. İşte bu çalıştayı hazırlama fikri bu amaçla doğdu.

“Mapping Gender” çalıştayını tasarlarken kurumsallaşmasına yönelik bir hayalim vardı. Önümüzdeki senelerde bu çalıştayın devamı niteliğinde “Mapping Gender in the Near East” in ikincisini, üçüncüsünü düzenleyerek “Mapping Gender”a kurumsal bir nitelik kazandırabilirsek, alanı ileri taşımak adına sürdürülebilir bir dayanışma platformu oluşmasını sağlamış olacağız. Biraz da bu niyetle çalıştayın bir web sitesi kuruldu ve ardıllarında kullanılmak üzere logosu hazırlandı. Bu sene ev sahibi olan enstitüler ve diğer destek olmak isteyecek kurum ve kuruluşlar ile gerektiğinde dönüşümlü olarak bu çalıştayın yükünü sırtlayabiliriz. Gelecek çalıştaylarda alandaki yeni tematik açılımları veya araştırma yöntemlerini mercek altına alan, kadın, cinsiyet ve cinsellik çalışmalarına yön verecek alt başlıklar da konulabilir; “Mapping Gender in the Near East: Life Narratives,” veya “Mapping Gender in the Near East: New Perspectives on Women’s Legal Agency,” gibi.. Bu konulara ilerleyen günlerde netlik kazandırmayı ümit ediyoruz.

K24 dosyasını hazırlama fikri ise “Mapping Gender” çalıştayını tasarladığım dönem ile eş zamanlı oluştu. “Mapping Gender” projesi Yakın Doğu genelinde, Türkiye özelinde kadın, toplumsal cinsiyet ve cinsellik çalışmalarının bir nevi saha araştırması niteliğindeydi. Özellikle son yirmi yılda literatürde hangi alanlarda kazanımlar elde ettiğimizi, çoğu zaman literatürde hâkim anlatı örgüleri, yerleşmiş algı ve kanaatler etrafında şekillenen teorik, yöntemsel ve tematik tıkanmaları, bu tıkanmaları aşmaya, literatürdeki boşlukları doldurmaya yönelik yapısal reform önerilerini tartıştık. Türkiye ve diğer ülkelerde kadın ve cinsiyet çalışmalarının kuramsal boyutta gelişiminin karşılaştırmalı bir analizi yapıldı.

Dolayısıyla K24 dosyası “Mapping Gender” çalıştayını tamamlayıcı niteliktedir. “Mapping Gender” akademik anlamda kazanım ve eksikliklerimize, ve alanı ileriye taşımaya yönelik yapacağımız çalışmalara odaklanırken, bu dosya kazanım ve eksikliklerin, ve de eksikleri gidermek adına yapacağımız çalışmaların kurumsal alt yapısına odaklanıyor. Dolayısıyla ilk proje akademik bilgi biriktirme ve bilginin kuşaklararası aktarımı pratiklerine, ikinci proje ise bu pratikleri besleyen, sürekliliğini sağlamakla ve de sağlamlaştırmakla yükümlü kurumsal yapılanmaya yoğunlaşıyor. “Mapping Gender” çalıştayı ve K24 dosyası birlikte düşünüldüğünde Türkiye’de kadın, toplumsal cinsiyet ve cinsellik çalışmalarına bilimsel ve kurumsal anlamda bütünlüklü bir düşünsel zemin hazırlamayı, bu sayede alanın ilerlemesine ufak da olsa bir katkıda bulunmayı amaçlıyor.

Dosya Türkiye’de kadın, toplumsal cinsiyet ve cinsellik çalışmaları alanına katkıda bulunmuş öncü akademisyenlerle yapılmış on söyleşiden oluşuyor. Bu alan üniversiteler içinde nasıl bir kurumsal yapılanmaya gitti, üniversitelerde farklı isimlerle kurumsallaşan merkez ve enstitülerin (ODTÜ örneğinde Toplumsal Cinsiyet ve Kadın Çalışmaları, Mardin Artuklu örneğinde Kadın ve Aile Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi, gibi) kuruluşlarından bu güne eğitim, araştırma ve uygulama üçgeninde hem akademiye hem de toplumun bu konularda duyarlılık kazanmasına nasıl katkıda bulundular, hangi bürokratik ve maddi sorunlarla karşılaştılar ve bu sorunların altyapısı son yıllarda nasıl farklılıklar gösterdi, üniversiteler son dönemde İstanbul sözleşmesi bağlamında oldukça tartışılan kadına yönelik fiziksel, psikolojik şiddet ve cinsel taciz konularına yönelik “politika odaklı araştırma” veya “araştırma temelli kamu politikası” yürütme çalışmalarını nasıl şekillendirdi, bu bağlamda UN Women ve UNESCO başta olmak üzere uluslararası örgütler, sivil toplum kuruluşları, kadın dernekleri, diğer üniversiteler ve karar alıcılar ile nasıl bir iletişim kurdular, üniversite ve kadın dernekleri iş birlikteliklerinde ortak ve ayrıştırıcı alanlar nelerdir, İstanbul ve Ankara gibi büyük şehirlerde üniversitelerin toplumsal cinsiyet eşitliği üst başlığının altındaki sorunlar yerelde hangi alt başlıklarda çatallanıyor, yerelde farklılaşan dinamiklere rağmen Cinsel Taciz ve Saldırıya Karşı Üniversitelerarası İletişim Ağı (CTS) örneğinde gördüğümüz gibi başka ortaklaşma alanları nelerdir, YÖK Akademide Kadın Çalışmaları ve Sorunları Birimi komisyonunun bu tartışmalardaki yeri ve rolü nedir, ne olmalıdır, 90’lardan bu yana Türkiye’nin toplumsal cinsiyet eşitliği konusundaki birikim ve kazanımlarında YÖK’ün Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Tutum Belgesini geri çekmesi örneğinde gördüğümüz gibi başka hangi alanlarda hangi sebepler ile kayıplar verilmeye başlandı, akademisyenlerin bundan sonra kadın, cinsiyet ve cinsellik çalışmalarını ileriye taşımak, hem akademik hem kamusal alanla kazanımların sürdürebilirliğini sağlamak için anlamda nasıl bir iyileştirme politikası öngörüyorlar, bunları konuştuk.

İki Proje, İki Yayın

Bu iki proje birlikte düşünüldüğünde, “Mapping Gender” çalıştayı ve K24 dosyası bu alanda yapacağımız akademik çalışmalara, bu çalışmaların kurumsallaşmasına yönelik alt yapının sağlamlaştırılmasına, ve toplumsal cinsiyet eşitliği hareketinin ilerlemesine katkıda bulunarak gelecek kuşaklara düşünsel bir birikim ve miras bırakmamızı sağlayacaktır. Bu mirasın kalıcılığını sağlamak için her iki projenin yayınlarını hazırlıyoruz.

“Mapping Gender” çalıştayının bildirilerini şu anda editliyoruz, sonrasında Almanca ve Türkçe dillerine de çevirilerek Orient-Institut İstanbul’un belirli aralıklarla yayınladığı bir bilimsel makale dizisi olan Pera-Blätter’da üç dilde basılacak ve bu bildirileri aynı zamanda çalıştayın kendi sitesinden erişime açacağız. Bu sayede çalıştaya katılamayan herkesle bu içerikleri paylaşma fırsatımız olacak. Bunun duyurusunu ayrıca sizlerle paylaşacağız.

K24 dosyasının birinci bölümünü oluşturan sırasıyla ilk beş söyleşiyi ve dosyaya giriş niteliğinde yazdığım Türkçe ve İngilizce tanıtım yazılarının linklerini alta ekliyorum. Birkaç ay içinde de ikinci beş söyleşinin hazırlıklarını tamamlayıp yayına alacağız. Sonrasında bu söyleşilerin biraz genişletilmiş versiyonunu kitap olarak da sizlerle paylaşmayı ümit ediyoruz. Bu sayede Türkiye’de kadın, toplumsal cinsiyet ve cinsellik çalışmalarının kurumsallaşmasına yönelik yapılan çalışmaların geçmişine ışık tutan, bugün geldiği noktayı mercek altına alan, ve geleceğe yönelik yapısal reform önerilerinde bulunan bir kitap olacak elimizde. Bu iki yayın sayesinde hem “Mapping Gender” çalıştayının hem K24 dosyasının basılı metinlerle kalıcılığını da sağlamış olacağız.

Birlikte, güçlenerek, daha nicelerine…

Prof. Dr. Bertil Emrah Oder

Koç Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı, Anayasa Profesörü, Koç Üniversitesi Toplumsal Cinsiyet ve Kadın Çalışmaları Araştırma ve Uygulama Merkezi (KOÇ-KAM) Direktörü

Prof. Dr. Yıldız Ecevit

ODTÜ Sosyoloji Bölümü emekli öğretim üyesi. Kısmi statülü olarak ders vermeye devam ediyor. 2006-2017 ODTÜ Toplumsal Cinsiyet ve Kadın Çalışmaları Anabilim Dalı Başkanı. Toplumsal Cinsiyet ve Kadın Çalışmaları Derneği kurucu başkanı.

Prof. Dr. Mary Lou O’Neil

Kadir Has Üniversitesi Toplumsal Cinsiyet ve Kadın Çalışmaları Merkezi Direktörü. Kadir Has Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi öğretim üyesi.

Yrd. Doç. Dr. Deniz Işıker Bedir

Mardin Artuklu Üniversitesi Kadın ve Aile Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Direktörü, Psikoloji Bölüm Başkanı.

Aslı Davaz

Araştırmacı yazar, kadın tarihi arşivcisi. 1990’da kurulan Kadın Eserleri Kütüphanesi ve Bilgi Merkezi Vakfı’nın 5 kurucu üyesinden biri. Vakfın kuruluşundan bu yana kadın konulu belgelerin sağlanması, korunması, kadın merkezli arşivcilik tarihi ve kadın tarihi belleği konuları üzerine çalışıyor.

Doç. Dr. Sevgi Uçan Çubukçu

Siyaset Bilimci, İstanbul Üniversitesi Kadın Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi eski direktörü, Bremen Üniversitesi’nde yürütülen “Women’s and Gender Studies at Universities in Turkey: Institutionalization and Transformation” projesinin koordinatörü.

Yrd. Doç. Dr. Aslı Şimşek Öner
& Yrd. Doç. Dr. Damla Songur

Atılım Üniversitesi Kadın Sorunları Araştırma ve Uygulama Merkezi (KASAUM) Direktör ve Direktör Yardımcısı, Hukuk Fakültesi Öğretim üyeleri.

Doç. Dr. Gökhan Savaş

Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi (ASBÜ) Sosyoloji Bölümü Öğretim üyesi, ASBÜ Saha Araştırmaları Merkezi Müdürü, YÖK Akademide Kadın Çalışmaları ve Sorunları Birimi komisyonu eski üyesi.

Prof. Dr. Zuhal Yeşilyurt Gündüz

TED Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü öğretim üyesi, Toplumsal Cinsiyet Çalışmaları Merkezi Direktörü.

Prof. Dr. Aksu Bora

Ankara Üniversitesi Kadın Sorunları Araştırma ve Uygulama Merkezi (KASAUM) uzman olarak görev yapmış, Hacettepe Üniversitesi emekli öğretim üyesi. Yazar ve çevirmen. Amargi ve Ayizi yayınları kurucularından.

Gülşah Torunoğlu

Doktorasını 2019 yılında Ohio State Üniversitesi Tarih Bölümü’nden Ortadoğu’da karşılaştırmalı feminizm üzerine aldı. Sırasıyla Wisconsin-Madison Üniversitesi, Kahire Amerikan Üniversitesi (AUC) ve Princeton Üniversitesi’nde misafir araştırmacı olarak bulundu. Şu anda Orient-Institut Istanbul’da (OII) doktora sonrası bursiyeri olarak tezinin kitap olarak basılması hazırlıklarını sürdürüyor. Orient Institut’taki pozisyonu öncesinde Koç Üniversitesi Anadolu Medeniyetleri Araştırma Merkezi (ANAMED) ve İsveç Araştırmaları Enstitüsü’nde (SRII) doktora sonrası bursiyeri olarak çalışmalarını sürdürdü. Koç Üniversitesi ve Ohio State Üniversiteleri’nde Edebiyatta Kadın ve Cinsiyet, Modern Cinsellik Tarihi, Modern Ortadoğu Tarihi, Tarihte İslam, Politika ve Toplum dahil birçok lisans dersi verdi. Akademik olarak yürüttüğü çalışmaların daha toplumsal boyutta yansımaları üzerine K24’te yazılar yazıyor.

İletişim: torunoglu@oiist.org