TOCİKAD’IN KURUMSAL KAPASİTESİNİN GELİŞTİRİLMESİ PROJESİ KAPSAMINDA TOCİKAD DEĞERLERİ VE ÇALIŞMA İLKELERİ TOPLANTIMIZI GERÇEKLEŞTİRDİK.

Avrupa Birliği’nin (AB) mali desteğiyle Birleşmiş Milletler Kadın Birimi (UN Women) tarafından uygulanan, kısa adı “Toplumsal Cinsiyet Eşitliği için Güçlü Sivil Alan” olan “Türkiye’de Kadın Hakları ve Toplumsal Cinsiyet Eşitliğinin Gelişmesi İçin Sivil Toplum Kuruluşlarının ve Çok Paydaşlı Ortaklıkların Güçlenmesi” projesi kapsamında TOCİKAD’ın  kurumsal  kapasitesinin güçlendirilmesinin hedeflendiği projemiz dahilinde  “TOCİKAD Değerleri ve Çalışma İlkeleri” toplantımızı 30 Nisan 2023 tarihinde üyelerimizin katılımıyla gerçekleştirdik.

 

3 Mayıs 2023

TOCIKAD: Vahada Yetişen Ağaçlar

Bazı oluşumların hikayesi vardır. Bir ağaç gibi, tohum toprağa düşer fide olur, toprağına alışır,
kök salmaya başlar, gövdesi ve dalları oluşur, yaprakları açar ve çiçek vermeye başlar. Bir ağacı
yetiştirmek doğru zaman ve yer ister, sabır ve emek ister, zorlu koşullarla başa çıkma mücadelesi
ve deneyim ister. TOCIKAD’ın hikayesi de buna benziyor. Uzun soluklu bir hikaye.

Türkiye’de akademide kadın çalışmalarının tarihi 1980’lerde feminist mücadelenin hızlı ve güçlü
bir ivme kazanması ile aynı zamanda başlar. Kadın araştırmacıları buluşturan akademik bir
topluluk ihtiyacı ise Prof. Yıldız Ecevit tarafından 12 Şubat 1989’da bir grup feminist kadının
Feminist Hafta Sonu’nda bir araya geldikleri buluşmada KAYKA (Kadın Araştırmaları Yapan
Kadınlar Ağı) fikri ile dile getirilir. Kadın akademisyenler arasında dayanışma ve dostluk
geliştirme amacı ile sunulan bu fikir bugün TOCIKAD (Toplumsal Cinsiyet ve Kadın Çalışmaları
Derneği) ile varoluşunu gerçekleştirmeye başlamıştır. O günden bugüne feminist alanda araştırma
yapan kadınların sayısı yüzlercesine ulaşmış, kadın çalışmalarının kapsamı toplumsal cinsiyet
çalışmaları olarak genişlemiş, feminist yayınlar nicel ve içerik olarak zenginleşmiş, feminist
akademi ve aktivizm bambaşka bir yere evrilmiştir. Bununla birlikte, Türkiye’de özgür ve özerk
akademiye devlet eliyle belirli yaptırımlar ve uygulamalar ile zincir vurulmuştur. Tüm bu
değişimler feminist akademi ağını alternatif bir alanda kurma ihtiyacını pekiştirirken Prof.
Ecevit’in ‘vaha’ metaforu ile açıkladığı üzere TOCIKAD özgür ve özerk feminist çalışmalara
imkan sunabilecek sivil toplumda akademik bir vaha olma amacı güder. Bu amaç doğrultusunda,
toplumsal cinsiyet alanında farklı konularda çalışma yapanların bir arada olması, yapılan bu
çalışmaların güçlenmesi ve görünürlük kazanması, dayanışmanın güçlenerek yeni ağlar
kurulması, feminist praksisi hayata geçirerek kuşaklar arası bilgi ve deneyim aktarımı yapılması
TOCIKAD’ın başlıca hedefleri haline gelmiştir.

Nisan ayının güneşli bir pazar günü, TOCIKAD’ın düzenlediği toplantıda üyeler ile ilk kez yüz
yüze bir araya gelmek pandemi ile birlikte hayatımızın bir parçası haline gelen mekanik Zoom
toplantılarından sonra en güzel kısımlardandı. Fiziksel olarak bir arada olmanın getirdiği duygusal
bağ kurmak, göz göze konuşmak, sarılmak en temel ihtiyaçlarımızdan biri imiş! Derneğin temel
değerlerini, çalışma ilkelerini, faaliyetlerini, birlikte yapabileceğimiz çalışmaları konuştuğumuz
bu buluşmada kurumsal bir kimlik oluşturma sürecinin ötesinde TOCIKAD’ın ortak akla,
dayanışmaya, katılımcı demokrasiye ve feminist ilkelere olan inancı, bağlılığı ve pratiklerini

deneyimleme şansı yakaladık. “Neden Buradayız?” gibi varoluşumuzu sorguladığımız bu toplantıda
yuvarlak masalarda farklı gruplarla Derneğin değerleri ve sonrasında Dernek bünyesindeki çalışma
gruplarının çalışma ilkelerini kolektif olarak tartışmak adeta kendi anayasamızı yazmak gibiydi.
Tüm bu çalışmaların bana hissettirdiği en güçlü his ise ‘varlığımız ve düşüncelerimiz TOCIKAD
için önemli ve değerli’ oldu. Yukarıdan inme düşüncelerin hakim olduğu, hiyerarşinin
vazgeçilmez bir norm olduğu, ortak akla olan inancın yok sayıldığı bir toplum atmosferinde birlikte
olmanın ve düşünmenin önemini bir kez daha hatırladım. Tüm bunların vesilesiyle daha önce
tanışmadığımız kişilerle tanışmak, uzun süredir göremediğimiz sevdiklerimizle bir araya gelmenin
zevki de bambaşkaydı.

İnanıyorum ki feminist kuram ve aktivizmin el el olması (feminist praksis) feminist bir toplumsal
dönüşüm için olmazsa olmazlardan. Bir feminist praksis örneği olarak TOCIKAD bu anlamda
önemli çalışmalara imza atacağına kalpten inandığım bir akademik topluluk. Bu noktada belirtmem
gerekir ki benim hayatımdaki dönüm noktalarımın baş aktörleri her zaman kadınlar oldu ama
özellikle feminist kadın akademisyenler oldu. Bugün feminist akademi, kazandırdığı bilginin
ötesinde bir aktivizm pratiği olarak da beni ve benim gibi pekçok kadının, öğrencinin hayatını
değiştiriyor, dönüştürüyor. Kuşaklar arası aktarılan bu geleneğin sürdürülmesi, vahada yetişecek
yüzlerce, binlerce ağaç için TOCIKAD’ın bir parçası olmak gurur ve mutluluk verici.

Yaşasın feminist mücadelemiz yaşasın dayanışmamız!

Tamay Gültepe